HALKIN TAŞINMAZLARIYLA BORÇ KAPATILIYOR, PEKİ YA HALK?

Her ay aynı senaryo. Her toplantıda aynı gündem. Ve her toplantıda aynı soru:

Sayın Topak, halkın malını satıp kasayı boşaltıp, “hizmet ediyoruz” diyebiliyor musunuz?

EBSAN BORCUNA HALKIN ARAZİLERİ

Meclis gündeminin 1. maddesi açık: Belediyeye ait 6 taşınmaz, belediyenin iştirak şirketi EBSAN’ın SGK borçlarına karşılık devredilecek.

Ama bir dakika! EBSAN, belediyenin tamamına ait olsa da kamu kurumu değil.

Halkın taşınmazları, bir özel şirketin borcu için neden harcanıyor?

Borç bahanesiyle satış yapmak, yönetim hatalarını örtbas etmekten başka bir şey değil.

Her defasında “borç var” deniyor, arsa satılıyor; ama ortada yatırım yok, üretim yok, hizmet yok!

Bu kadar satışa rağmen borç hala ödenmediyse, paralar nereye gitti?

SATIŞLARIN SONU GELMİYOR

Gündemin 5. maddesi: Velimeşe Organize Sanayi Bölgesi’ndeki 4 taşınmaz satışı.

Yani mesele sadece EBSAN borcu değil, her fırsatta halkın malı satışa çıkarılıyor.

Sayın Topak, gerçekten halk için mi çalışıyorsunuz, yoksa kendi ekonomi oyunlarınızı mı yürütüyorsunuz?

Satışlar sürekli hale gelmişse, yönetim anlayışı borç bahanesiyle soyguna dönüşmüş demektir.

Halkın toprağı satıldığında sadece bir arsa gitmez; geleceğin üretim gücü ve halkın hakkı da elden gider.

SATIŞIN GÖLGESİNDEKİ SİLAH

Ve işin en sinsi kısmı: GEÇİT HAKKI.

Bir taşınmazın başka bir taşınmazdan geçiş hakkı… kulağa masum geliyor, değil mi?

Ama burada amaç basit. Satış sonrası taşınmazları kontrol altında tutmak.

Sayın Topak, geçit hakkını halkın malını satarken bir çifte kazanç aracı olarak kullanmak mı istiyorsunuz?

Bugün “borç ödemesi” bahanesiyle satılan araziler, yarın özel projelere geçit olabilir.

Halkın toprağı, birilerine hizmet eden sistemin parçası haline getiriliyor.

Sayın Topak, halkın malını pazarlarken biz gözlerimizi kapatacağız öyle mi?

HİZMET SATMAK DEĞİLDİR, SAYIN TOPAK!

Hizmet, üretmek, halka değer katmak, gelecek inşa etmektir.

Ama Ergene’de her defasında “hizmet” adı altında yapılan tek şey var: SATIŞ.

Borç bahanesiyle yapılan bu satışlar artık yönetim hatasının ötesinde, bir soygun düzenine dönüşüyor.

Halkın taşınmazları, borçla değil, beceriksizlikle elden gidiyor.

Sayın Topak, bunu halk için hizmet olarak mı sunuyorsunuz, yoksa kendi hatalarınızı örtmek için mi?

YÖNETİM Mİ, SOYGUN MU?

Bunca satış yapıldı, borç hala ödenmedi.

Sorun para değil, yönetimdir!

İyi yönetilen bir belediye, halkın malını satmak yerine, o malı değer üretmek için kullanır.

Ama Ergene’de her satışla birlikte halktan bir parça daha kopuyor.

Toprağı, emeği, umudu… ve Sayın Topak hala ekranlarda gülümseyerek “hizmet ediyoruz” diyor.

BU TOPRAKLAR HALKIN, SAYIN TOPAK!

Ergene Belediyesi, halkın taşınmazlarını satmaya devam ettikçe, bu borçlar da sorular da bitmeyecek.

Çünkü sorun para değil, vicdan.

Halkın malını oyun malzemesi gibi kullanmak, yönetim değil, soygundur.

Sayın Topak, halkın geleceğini satmayı çözümmüş gibi göstermekten vazgeç!