Arama

ANAHTAR KIRILIYOR MU, YOKSA KAPI MI DEĞİŞİYOR?

03/07/2025 10:59 | Son Güncelleme : 05/07/2025 22:37 | Okunma Sayısı : 185 | Hasan Öztürk


ANAHTAR KIRILIYOR MU, YOKSA KAPI MI DEĞİŞİYOR?

Bazı partiler sahaya inerken kurdele keser, bazıları daha yürüyemeden tökezler.
Tekirdağ’da gözlemlenen tabloya bakılırsa, Anahtar Parti ikinci gruba daha yakın duruyor.

Henüz sahaya tam anlamıyla inememişken, parti içinde yaşanan gelişmeler “başlangıç sancısı” kategorisinin epey dışına taşmış durumda.
İçeriden gelen bilgiler, kulislerde dolaşan iddialar ve teşkilatın görünür hali, partinin Tekirdağ örgütünde ciddi bir kırılganlık yaşandığına işaret ediyor.
Ve bu tabloyu artık görmezden gelmek değil, üzerine eğilmek gerekiyor.

Zoom’la yönetilen teşkilat mı olur?

Parti çevrelerinden aktarılan bilgilere göre, İl Başkanı Yavuz Avcı’nın yönetim tarzı “fazlasıyla merkeziyetçi” ve “istişare dışı”. İlçe başkanlarıyla gece saatlerinde düzenlenen çevrim içi toplantılarda emir cümleleriyle yönlendirildiği, karar süreçlerinde fikir alışverişine izin verilmediği ileri sürülüyor.

Bu tarz bir yönetim biçiminin, teşkilatın motivasyonunu zayıflattığı ve iç işleyişi aksattığı ifade ediliyor.

Aile bağları mı, kurumsal bağ mı?

İl Başkan Yardımcılığı görevine getirilen Yunus Avcı’nın, İl Başkanı’nın kardeşi olması ise parti içi dengeleri daha da hassaslaştırmış görünüyor. Bazı partililer, bu tercihi “aile kadrolaşması” olarak nitelendiriyor ve partinin kurumsal kimliğine zarar verdiğini savunuyor.
Bu durum, tabanda da "şeffaflık" ve "liyakat" algısını zedeleyen bir etki yaratmış gibi görünüyor.

6 bin üye mi, yoksa vitrin mi?

Parti İl Başkanlığı tarafından kamuoyuna duyurulan 6 bin üyelik sayısı da içeride tartışma konusu. Bazı teşkilat mensuplarına göre bu rakam gerçeği yansıtmıyor; fiili üye sayısının 3 binin altında olduğu iddia ediliyor.

Eğer bu iddialar doğruysa, bu yalnızca bir sayısal fark değil, teşkilatın sahadaki karşılığına dair ciddi bir “vitrin-gerçeklik” uçurumunu gösterir.

İlçelerde fikir değil, frekans farkı

Teşkilat içinde siyasal çizgi ve söylem farkları da giderek belirginleşiyor.

  • Ergene İlçe Başkanı Mehmet Bozdağ, ilçe siyasetinde muhalif bir çizgide.
  • Çorlu İlçe Başkanı Hamdi Sarıer ise Ak Parti çizgisinde bir duruş sergiliyor.
  • Saray İlçe Başkanı Abdullah Ataman ise kamuoyuna neredeyse hiç konuşmuyor; suskunluk içinde.

Bu çeşitlilik, siyasal çoğulculuktan değil, iç koordinasyon eksikliğinden kaynaklanıyor gibi.

Çerkezköy’de neler oluyor?

Çerkezköy kanadında ise çok daha keskin bir iddia dolaşıyor.
İl Başkanı’nın, İlçe Başkanı Hasan Hatipoğlu’nu devre dışı bırakmak istediği ve mevcut yönetimi bypass ederek alternatif bir yapı kurmaya çalıştığı öne sürülüyor. Henüz taraflardan bu konuda resmi bir açıklama gelmiş değil. Ancak bu tür kulis bilgileri bile, teşkilatın iç huzuruna zarar verecek kadar etkili.

Yapılmayan kongreler, konuşulmayan krizler

Marmara Ereğlisi, Muratlı ve Şarköy’de aylar süren kongre eksikliği, organizasyonel bir aksaklıktan çok daha fazlası olabilir. Parti içinden bazı isimlere göre bu durum, teşkilat yapısındaki tıkanıklığın ve karar alma süreçlerindeki tekleşmenin bir sonucu.

İstifalar mı geliyor?

Geçtiğimiz günlerde İl Sekreteri Sadi Önen’in istifası, bu iç gerilimin bir dışavurumu olarak yorumlandı. Ardından Ergene İlçe Başkanı Bozdağ’ın Önen ile birlikte verdiği “dostane ziyaret” fotoğrafı, parti içi safların netleştiğini gösteren sembolik bir kareye dönüştü.

Bazı kaynaklara göre; 4 ilçe başkanı ve 10’a yakın il yöneticisi, “kararların tek elde toplanması, teşkilatın işlemez hale gelmesi ve parti içi demokrasinin askıya alınması” gerekçesiyle istifa hazırlığında.

Bu bir il başkanı krizi değil, bir yapı testi

Görünen o ki, Anahtar Parti’nin Tekirdağ’daki sınavı yalnızca yönetimsel değil, aynı zamanda siyasal bir sınav. Bu, kişisel değil, yapısal bir mesele. Ya teşkilat kendini yeniden kurgulayacak, ya da bu kırılganlık daha büyük bir dağılmaya yol açacak.

Gözler şimdi genel merkezde.
Susmak mı tercih edilecek, yoksa sürece müdahale mi edilecek?

Neticede;

Bazı krizler geçicidir.
Bazı krizler ise yapının kendisini test eder.

Eğer siyaset bir binaysa, teşkilatlar onun temelidir.
Temel sarsılıyorsa kapı da durmaz, anahtar da işe yaramaz.

Ya Anahtar kırılacak, ya da kapı tamamen değişecek.


Not: Bu yazı, kamuoyunu bilgilendirme amacıyla ve basın etiği çerçevesinde kaleme alınmıştır. Yazıda geçen tüm iddialar, parti içi kaynaklardan edinilen bilgiler ışığında yorumlanmış ve kamuya açık tartışmalara dayandırılmıştır. Bahsi geçen kişi ve kurumlara yanıt hakkı saklıdır. Gelen açıklamalar, aynı köşede yayımlanacaktır.

Beğendim
Bayıldım
Komik Bu!
Beğenmedim!
Üzgünüm
Sinirlendim
Bu içeriğe zaten oy verdiniz.

Bunlar da ilginizi çekebilir

ERGENE DEVLET HASTANESİ'NİN VİTRİN POLİTİKASI

ERGENE DEVLET HASTANESİ'NİN VİTRİN POLİTİKASI

429 milyon TL’lik devlet yatırımıyla yükselen Ergene Devlet Hastanesi, kamu hizmetinin nasıl “yerel algı aracı”na dönüştürüldüğünün çarpıcı bir örneği. Projenin sahibi devlet, ama sahiplenen belediye yönetimi. Yani Devlet Yapıyor, Belediye Story atıyor.

1 ay önce
Yorumlar